
Türkiye’de demokratik katılımcılığın yerel yönetimlerdeki en önemli parametrelerinden biri ‘Kent Konseyleri’. 2000’li yılların ortasında yasal zemini oluşan ve 20 yıllık süreçte giderek yaygınlaşan Kent Konseyleri, bir demokratikleşme kriteri olarak yönetişim ilkesini hayata geçirmeyi amaçlar. Bünyesinde kurulan gençlik meclisleri, kadın meclisleri gibi organlarla tesirini artırmayı hedefleyen konseyler, bazı illerde belediyelerle kurduğu ilişki nedeniyle eleştiri konusu olsa da halkın gönüllülük esasıyla yerel yönetime katılması noktasında hala alternatifsiz bir rol üstlenmektedir.
5393 sayılı Belediye Kanunu ve 26313 sayılı Kent Konseyi Yönetmeliğine dayanarak kurulan konseyler, ilgili yönetmelik tarafından “Merkezi yönetimin, yerel yönetimin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve sivil toplumun ortaklık anlayışıyla, hemşehrilik hukuku çerçevesinde buluştuğu; kentin kalkınma önceliklerinin, sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir kalkınma ilkeleri temelinde belirlendiği, tartışıldığı, çözümlerin geliştirildiği ortak aklın ve uzlaşmanın esas olduğu demokratik yapılar ile yönetişim
mekanizmalarını ifade eder” cümlesiyle tanımlanır.
Geride kalan 20 yıllık süreçte kurulan kent konseylerinin bir kısmı ne yazık ki, bugün aktif durumda değil. Ne Dedi Ne Yaptı ekibi, Türkiye’nin bütün il ve ilçelerini tarayarak 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinden sonra genel kurulunu toplayan ve aktif durumda olarak tarif edilebilecek kent konseylerini listeledi.

Ekibimizin çalışması Türkiye’nin 30 büyükşehrinden 26’sında kent konseylerinin aktif olduğunu, buna ek olarak Kahramanmaraş Kent Konseyinin de kurulmakta olduğunu saptadı. Aydın, Muğla ve Samsun’da ise aktif bir yapı mevcut değil.
Geriye kalan 51 ilin 35’inde de seçimlerin ardından genel kurullarını toplamış aktif kent konseyleri mevcut.
Öte yandan 1003 ilçeye yönelik çalışma, 49 şehrin toplam 218 ilçesinde kent konseylerinin aktif olduğuna işaret ediyor.
